Lütfi Can

Ü S T E L

Vali

13,7 milyar yaşındaki kâinat ve milyonlarca yıldır bir şekilde devinerek üzerinde yaşamakta olan canlılara ev sahipliği yapmakta olan Dünya gezegeni… Peki, bu misafirperverlik daha ne kadar zaman devam edecek? Gezegenimiz ya misafirperverlikten vazgeçerse? Yahut bir göktaşı, büyük bir göktaşı, Dünya üzerindeki yaşamı sonlandırırsa?

Aslında mukadderatın sorumluluk alanı içindeki bu ve bu gibi sorular, Dünya üzerindeki pek çok insan tarafından da endişeyle sorgulanmaktaydı. Başka bir gezegende bir KOLONİ kurulmadığı takdirde de insan neslinin güvencede olamayacağı görüşünde olanlar pek çoktu. Tabii buna bir de insanoğlunun maceraperestliğini ayrıca insani tutkuları, hırsları vs. ilave edin…

Başka bir gezegene doğru, koloni kurmak üzere yola çıkan bir grup Dünyalı insan çoğunlukla iyi niyetli ve aslında saf beklentiler içindeydi. Bazılarının ise kim bilir ne tür beklentiler içinde olduğunu en azından başlangıçta bilemezlerdi.

Doğrusunu söylemek gerekirse, yeni gezegende her şey çok güzel başlamıştı. Lakin acaba bilinmeze gömülü KAİNAT YASALARI her şeyin aynı güzellikte devam etmesine izin verecek miydi?

Diğer taraftan, başka bir medeniyetin sakinleri, DANYALILAR, dağılma sürecine girmiş olan kainatı acaba bu korkunç sondan kurtarabilecekler miydi? Ellerindeki muazzam teknolojik imkanların gücü buna yeterli olabilecek miydi?

Peki, VİRÜSLER, MİKROPLAR kainatın her yerinde mevcut muydu yoksa biz Dünyalılar kainatın son derece mikroplu bir bölgesinde mi bulunuyorduk? Daha açık bir ifadeyle, kainatta mikropların barınamadığı ve haliyle hastalıkların olmadığı bölgeler var mıydı?

VALİ, sizleri, bilinmeze gömülü KAİNAT YASALARINI keşfetmeye davet ediyor…

Lütfi Can ÜSTEL